Hizmetlerimiz

Siber Güvenlik Hizmetleri

İnternet erişimi olan cihazların yaygınlaşmasıyla birlikte siber kültür, siber güvenlikten daha hızlı büyüyor. Siber alana bağlı olan her şey potansiyel olarak risk altında. Özel veriler, fikri mülkiyet, siber altyapı ve hatta askeri ve ulusal güvenlik, bilinçli saldırılar, yanlışlıkla yapılan güvenlik hataları ve nispeten olgunlaşmamış, düzenli olmayan küresel internetin zayıf noktaları nedeniyle tehlikeye girebilir. Deloitte, üye firma müşterileri ile birlikte çalışarak, güvenlik ve gizlilikten ödün vermeden kurumların operasyonlarını güçlendirmek, performansını ve müşteri hizmetlerini geliştirmek için bilgi ağlarının gücünden yararlanmaya yönelik entegre bir siber yaklaşım planlamaktaar ve yürütmelerine yardımcı olmaktadır.

Hizmetlerimiz

Bütün artan siber tehlikelerin arasında, açıklık yönetimi her güvenlik programının temel parçası olarak yerini korumaktadır. Etkin açıklık yönetimi sistemin zafiyetlerini çabuk bir şekilde tespit edilmesine ve gerekli aksiyonun zamanında alınmasına olanak sağlamaktadır.

Deloitte açıklık yönetim hizmeti, kurumların her gün yenileri ortaya çıkarılan sistemsel zayıflıklarla savaşabilmesi için gerekli sistemsel ve operasyonel çözümleri sunmaktadır. Açıklık yönetimi tek seferlik bir denetim ve açıkların kapatıldığı ya da sadece bilinen zayıflıkların tespit edildiği ve önlem alındığı bir süreç değildir.

Devamı için tıklayınız

Açıklık yönetimi 

Deloitte olarak, güvenlik altyapı ve operasyonlarının sadece daha güvenli hale gelmesi için değil aynı zamanda hedeflenen güvenlik seviyesine en etkin araçlar ile kavuşmak için destek sağlamaktayız. Bu alanda sunduğumuz hizmetler aşağıdakileri kapsamaktadır:

·  Güvenlik olaylarının merkezi olarak izlenmesi, korelasyonunun yapılması ve müdahale sürecinin otomasyonu için çözümlerin uygulanması (Security Information Event Management – SIEM -)

·  Veri sızıntısını önleme çözümlerinin kuruluşa özel olarak hayata geçirilmesi (Data Leakage Prevention – DLP)

·  İç ve dış tehditlere karşı saldırı önleme çözümlerinin geliştirilmesi

·  Güvenlik altyapı yönetiminin iyileştirilmesi ve maliyet etkinleştirilmesi

·  Erişilebilirlik, bant genişliği ve hız olanaklarının iyileştirilmesi

·  İş gereksinimlerini yansıtan bir teknik güvenlik stratejisi ve mimarisinin kurulması.

·  Bir sonraki döneme dair olabilecek çözümlerin güvenlik altyapısının hazırlanması.

·  Güvenlik olayları nedeniyle oluşabilecek hizmet kesinti riskinin azaltılması.

Altyapı ve Operasyon Güvenliği

Siz bu satırları okurken saldırganlar çalışıyor, altyapınızdaki, iletişim ağınızdaki, uygulamalarınızdaki zayıflıkları arıyor olabilir. Virüsler veya yazılım paketlerindeki hatalardan doğan açıklıklar gibi tehditlerin sayısı katlanarak artmaktadır. Öte yandan, bu açıkları kullanarak kötü niyetli kişilerin kazanç sağlamasına ve sizin operasyonunuza zarar vermesine olanak verecek araçlar giderek yaygınlaşmakta,  elektronik veya siber suç, geleneksel suç örgütlerinin tercih ettiği bir yöntem haline gelmektedir. Üstelik bu sorun sadece özel kuruluşları değil, kamu kurumlarını ve ulusal güvenliği de tehdit eden bir boyut haline gelmiştir. Yakın zamanda ortaya çıkan ve endüstriyel kontrol sistemlerini hedef alan Stuxnet ve Flame gibi çeşitli solucanlar ve dev şirketleri dize getiren gelişmiş kalıcı tehditler (Advanced Persistent Threat) sorunun boyutunu ve ciddiyetini ortaya koymaktadır.

Dış kaynaklı siber tehditler yetmezmiş gibi, küskün bir çalışandan, özensiz bir hizmet sağlayıcıdan, bir zamanlar güvendiğiniz ortağınızdan ya da mutsuz bir bayinizden kaynaklanan iç tehdit, her daim olduğu gibi, kayda değer bir risk olmaya devam etmektedir. Ağ cihazlarındaki, sunucu platformlarındaki, servislerdeki zayıflıklar ve uygulamalardaki programlama ve mantık hataları, temel güvenlik ilkeleri ve değişim yönetimi süreçleri düzgün işlediğinden emin olmak için sürekli olarak izlenmeli; bulunan açıklar giderilmelidir.